Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2006 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

hopal ın asi çocuğuna atfen

adını bildiğim sesini ancak bir iki defa duyduğum daha yeni yirmibirinde hep ertelediğim yüzünü bile bile cansız fotograflardan gördüğüm şimdi cansız kardeşim hep biliyorum ertelemekle geçecek sevdiklerimizi oyalamakla sonra ardından ağlamakla şimdi yoksun dündü kara birkış kara bir toprak belki üstüne düşmüştür bir kaç kara yaprak ıssız tepelerin birindensin şimdi üstünde kara toprak birde kara kıştan hatıra kapkara bir hatıra oysa söz vermiştik birbirimize bu yaz hep beraberdik hani otlar yeşerecekti kırlar çiceklenecekti ben ata binecek sen ardım sıra gelecektin mekanın ışık olsun huzurla uyu kardeşim Yine karlar yağdı gönül dağıma Kime ne söyleyim kime ne deyim Yaz ayında gazel düştü bağıma Kime ne söyleyim kime ne deyim Gürledi bulutlar yağmadı yağmur Gözlerim yaşlıda yollarım çamur Yare gidem dedim yetmiyor ömür Kime ne söyleyim kime ne deyim dün vefat eden kusenimin anısına

Aşk Yoksun,yoksulum...

Aşk Yoksun,yoksulum... Ve en çok seni özledim ben. Karşı komşunun sokağa çıkacağı zamanı beklemeni. Her teyzeyi annen gibi sevmeni. Sanki ayıpmış gibi kimselere söylememeni. Ve o bisikleti ilk gördüğünde koşuşunu. Yağmurlu bir günde annenin elinden yediğin ekmeği. Islanan sokaklara bakıp duygulanmanı. Yaz akşamlarında oturduğun kaldırımı. Seni bir kez daha görmek isterdim... hiç konuşmadan.. kısa pantolonlu siyah beyaz halini.. bir lokma boyunu.. diz çöküp yere sımsıkı... ama çok sıkı sarılmak sana.. göz yaşlarımı omuzlarına bırakıp gitmek istiyorum şimdi sana kim olduğumu söylemeden... arkama bakmadan ağladığımı sana göstermeden seni çok özledim ama ç ok özledim çocukluğum! ! c. y.