Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2007 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kırmızı Kurdele

Kırmızı Kurdele Güneş doğar bu kente uyanan aynı bedenin aynı sen Aynı ellerin gibi yorgun garip değil mi? Hızlı akan o dünya kalabalık görür gülerde Gözlerinde gördüğün yılların harabesi Bakışlarında saklı duvarların resimleriyle kaplı Suspus olmuş her bir kimlik mührü vurmuş diline Sessiz ağlayışlar sunmuş geceyi sürreal bu tablomuzda Fırçam ıslak gözlerinde dans ederken Bugün daha mı farklı her bir günden Bugün daha mı bitkin düştün sebepsiz öylece Yılların kaçışları bizi mi vurdu en derinden Ruhu teslim etsen şeytanımız nerede sarhoş Kimse göremez acının ikliminde yatan o narin bedenini Çek bu perdeyi kaldır her şeyi Dağıt ve ağla son kez gülümsemeni as duvarına Baktıkça ibret al güven zamana muhtaç Her anı diğerine varan garip bir evham Her acın dokunamadığın kadar özel bu meleğine Nakarat x2 Anılar aldı vurdu seni de tıpkı ben gibi Kalana baktın gördüğünse acıların mesaisi Sesin kesildi güneşe sunduğunda gün Yarım bir tümce merhaba ve elveda Herkese ve he

GİT

git çocuk.. git..nefes alamazsın burda ..git ki nefesler al,hayalelr kur dünyaya dair..burası karanlık ;burası boşluk..tek verebileceğim o boşlukta küçük bir öpücük.. daha fazlasını bekleme benden..sana ait olamam.. öyle bir lanet koydular ki üstüme.. kimseye dokunamam.. ZOİ | özge